KDV
Kanununun geçici 20. maddesine göre;
-
Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Kanununa göre teknoloji geliştirme bölgesinde
faaliyette bulunan girişimcilerin kazançlarının gelir veya kurumlar vergisinden
istisna bulunduğu süre içinde,
- Münhasıran
bu bölgelerde ürettikleri ve sistem yönetimi, veri yönetimi, iş uygulamaları,
sektörel, internet, mobil ve askeri komuta kontrol uygulama yazılımı şeklindeki
teslim ve hizmetleri
KDV’den
müstesnadır.
1. Kısmi İstisna Ne Anlama
Gelmektedir?
KDV
istisnasında temel mantık, satılan mal ve hizmet bedelleri üzerinden KDV
hesaplanmamasıdır.
Örneğin,
teknoparkta faaliyet gösteren bir firmanın 100.000 TL tutarındaki yazılım
satışı üzerinden 18.000 TL KDV hesaplanmayacaktır. Teknopark dışındaki bir
firmanın yazılım satışında ise 18.000 TL KDV fatura üzerinde yer alacak ve
beyan edilecektir.
Her
aşamada eklenen değerin vergilendirilmesini amaçlayan KDV sisteminde indirim
mekanizmasının ayrı bir önemi bulunur. İşte bu noktada “tam istisna” ile “kısmi
istisna” arasındaki fark ortaya çıkar.
a) Tam istisna: Satış bedeli üzerinden KDV
hesaplanmaz ve bu satışla ilgili olarak yüklenilen KDV indirim konusu yapılır.
İndirim yoluyla giderilemeyen KDV ise vergi dairesinden iade alınır.
KDV Kanunun
32. maddesi kapsamında, Kanunun 11, 13, 14, 15 ve 17/4-s maddeleri ile geçici
26, geçici 29, geçici 30 ve geçici 34. maddelerince vergiden istisna edilmiş bulunan işlemlerle ilgili fatura ve benzeri
vesikalarda gösterilen KDV, mükellefin vergiye tabi işlemleri üzerinden
hesaplanacak KDV’den indirilmekte; vergiye tabi işlemlerin mevcut olmaması veya
hesaplanan verginin indirilecek vergiden az olması hallerinde indirilemeyen
KDV, bu işlemleri yapanlara iade olunmaktadır.
Örneğin; (X)
A.Ş. 70.000 TL’ye mal almış ve bu alım için 10.000 TL KDV ödemiştir. Şirket bu
malları yurt dışına 100.000 TL’ye ihraç etmiş ve faturada KDV hesaplamamıştır.
Buna
göre şirket, daha önce ödemiş olduğu 10.000 TL’yi KDV beyannamesi üzerinde
indirim konusu yapacaktır. Devreden verginin yüksek olması nedeniyle 10.000 TL
indirim yoluyla telafi edilemezse, iadeye konu olabilecektir.
b) Kısmi istisna: Kısmi
istisna uygulamasında da satış bedeli üzerinden KDV hesaplanmaz. Ancak, daha
önceki aşamada bu satışla ilgili yüklenilen KDV’ler, KDV beyannamesi üzerinde
indirim konusu yapılamaz; yapıldı ise “İlave Edilecek KDV” satırı kullanılarak
KDV beyannamesine tekrar eklenir. Kısmi istisnada doğal olarak KDV iadesi de
söz konusu değildir.
KDV
Kanunundaki kısmi istisnalarda kural, vergiden istisna edilmiş işlemlerde
indirim mekanizmasının engellenmesidir. Kanunun 30/a maddesine göre, vergiye
tabi olmayan veya vergiden istisna edilmiş bulunan malların teslimi ve hizmet
ifası ile ilgili alış vesikalarında gösterilen veya bu mal ve hizmetlerin
maliyetleri içinde yer alan KDV, mükellefin vergiye tabi işlemleri üzerinden
hesaplanan KDV’den indirilemez.
Örneğin; (X)
A.Ş. 10.000 TL’ye satın aldığı ve 1.800 TL KDV ödediği bir malı Devlet okuluna
bağışlayacaktır. Kısmi istisna kapsamında olan bu bağış işlemi dolayısıyla
yüklenilen 1.800 TL KDV indirim konusu yapılamayacaktır.
İndirim
konusu yapılamayan bu vergiler, gelir ve kurumlar vergisi matrahlarının
tespitinde işin mahiyetine göre gider, maliyet veya kanunen kabul edilmeyen
gider olarak dikkate alınabilmektedir. İndirilemeyecek
KDV koşulları sonradan oluşmuş ve yüklenilen KDV’nin daha önce indirim konusu
yapılmış olması durumunda, bu tutarların indirilemeyecek KDV haline dönüştüğü
vergilendirme dönemine ait 1 No.lu KDV Beyannamesinin “İlave Edilecek KDV”
satırına dahil edilmesi suretiyle indirim hesaplarından çıkarılması gerekir.
İndirim
konusu yapılamayan KDV’nin, Gelir ve Kurumlar Vergisi Kanunlarına göre hangi
durumlarda gider, hangi durumlarda maliyet unsuru olarak dikkate alınacağını
detaylandırmak gerekirse:
-
İndirim konusu yapılamayan KDV’nin ilgili olduğu harcama, gelir tablosu
hesaplarında doğrudan gider yazılabilecek bir kalemse, KDV de doğrudan gider
hesapları ile ilişkilendirilecektir.
-
İndirim konusu yapılamayan KDV’nin ilgili olduğu harcama, amortismana tabi
iktisadi kıymetlere ilişkinse, KDV de aktifte yer alan ilgili maliyet hesabına
atılacak ve amortisman yoluyla itfa edilecektir.
2. Teknokentlerde Yüklenilen
KDV’ler ile İlgili İşlemler
Teknokentlerde yer alan
işletmelerin yazılım projeleri dolayısıyla yüklendikleri KDV’ler ile ilgili
olarak çeşitli şekillerde işlem yaptıkları görülmektedir.
Bu çerçevede;
- Proje süresince yüklenilen
KDV’ler, “191. İndirilecek KDV” hesabına atılmakta, KDV beyannamesi üzerinde
indirim konusu yapılmakta, proje sonunda ise KDV beyannamesinin “İlave Edilecek
KDV” bölümüne eklenmekte ve proje maliyeti olarak dikkate alınmakta,
- Yüklenilen KDV’ler, “191.
İndirilecek KDV” hesabına atılmakta, KDV beyannamesine indirim olarak dahil
edilmemekte ve her ayın/her 3 ayın sonunda indirim hesaplarından çıkarılarak
maliyet hesaplarına aktarılmakta,
- Yüklenilen KDV’ler, doğrudan
maliyet hesaplarına atılmakta
ve bunlara benzer yöntemler
çerçevesinde işlem tesis edilmektedir.
a) Yazılım projesinin başarılı olması ve seri üretime tabi
olmaksızın yurt içine satılması durumunda, kısmi istisna dolayısıyla yüklenilen
KDV’ler indirim konusu yapılamaz ve yazılım maliyeti olarak dikkate alınır.
b) Yazılım projesinin başarısız olması durumunda da, KDV Kanununun 30/d
maddesine göre, yüklenilen KDV’ler yine indirim konusu yapılamaz ve yazılım
maliyeti olarak dikkate alınır.
c) Öte yandan, yazılım projesi sonucu ortaya çıkan ürün seri
üretime tabi tutularak satışa konu edilirse, kazanç ve satış bedelinin
gayrimaddi hakka isabet eden tutarı dışında kalan bölümü kurumlar vergisi ve
KDV’ye tabi olacağından, yüklenilen KDV’nin bu kısma isabet eden tutarı da
indirim konusu yapılabilecektir.
d) Ayrıca, teknokentte üretilen yazılımların ihraç edilmesi veya savunma
sanayi kuruluşlarına satılması durumunda da, tam istisna hükümleri
uygulanacak ve yüklenilen vergiler indirim konusu yapılabilecektir.
Başka bir deyişle, yazılım projesi
sonuçlanıp satış şekli belirlenmeden “İndirilecek KDV’nin” maliyet hesaplarına
atılması, işletmelerin aleyhine olacak ve KDV indirim hakkının kaybedilmesi
durumu ortaya çıkacaktır.
Böylece, teknokentlerdeki işlemler
dolayısıyla yüklenilen KDV’ler maliyet hesaplarına atılmamalı ve projenin
sonucunda yapılan işlemler beklenmelidir.
Teknokentte yer alan işletmelerin
her bir yazılım projesi itibariyle “yüklenilen” ve “devreden” KDV’lerini
muhasebe hesaplarının alt kırılımlarında takip etmeleri gerekir.
Güven AYYILDIZ
SMMM – ARGE VE TEKNOKENT UZMANI